UNICEF ve Eğitim Komisyonu, Dünya Gençlik Becerileri Günü öncesinde, küresel ölçekteki öğrenme ve beceri krizini ele almak üzere acil yatırım çağrısında bulunuyor
NEW YORK, 13 Temmuz 2022 – Dünya Gençlik Becerileri Günü öncesinde Eğitim Komisyonu ve UNICEF tarafından bugün yayımlanan yeni bir rapora göre, veri elde edilebilen 92 ülkede 15-24 yaş arasındaki gençlerin yaklaşık dörtte üçü istihdam için gerekli becerileri edinme imkânından yoksun kalıyor.
Recovering learning: Are children and youth on track in skills development? (Öğrenmeyi kurtarmak: Çocuklar ve gençler beceri geliştirmek için doğru yolda mı?) adlı rapor, erken çocukluk dönemindeki ve ilkokul çağındaki çocukların ve gençlerin beceri gelişimi üzerine analizler içeriyor. Veriler, tüm yaş gruplarından çocukların ve gençlerin düşük beceri düzeylerini vurguluyor. Raporda, düşük gelirli ülkelerdeki gençlerin, özellikle gelecekteki istihdam fırsatları, insana yakışır iş ve girişimcilik alanlarında gelişme göstermek için gereken becerilere sahip olma olasılığının en düşük olduğunun altı çiziliyor.
UNICEF Eğitim Direktörü Robert Jenkins, “İlham veren, yetenekli çocuk ve gençlerden oluşan bir nesil; toplumların refahı, ilerlemesi ve ekonomilerin başarısı için kritik öneme sahiptir. Fakat çocukların ve gençlerin çoğu, eğitim sistemleri tarafından başarısızlığa uğratıldı. Bu durum onları eğitimsiz, ilhamsız ve vasıfsız bıraktı. Tüm bunlar üretkenliğin önünde engel teşkil edebilir. Bu krizi ele almak üzere, bugünün ve geleceğin nesillerinin hızlı öğrenmeleri ve beceri geliştirmeleri için acilen uygun maliyetli, kanıtlanmış çözümlere yatırım yapmalıyız”, dedi.
Rapora göre, okul dışı kalmış gençlerin oranı yüksek. Ayrıca ortaöğretim düzeyindeki beceri kazanımı da düşük. Dünya genelinde ülkeler, gençlerin çoğunluğunun günümüz işgücüne katılmaya hazırlıksız olduğu bir beceri kriziyle karşı karşıya.
Hem ülkeler arasındaki hem de en yoksul toplumlar arasındaki derin ayrımlar, eşitsizlikleri arttırıyor. Raporda, verilerin mevcut olduğu her 3 düşük gelirli ülkeden en az 1’inde gençlerin yüzde 85’inden fazlasının ortaöğretim düzeyinde dijital ve işe özgü becerilerin kazanımı açısından gelişim kaydetmediği belirtiliyor.
Eğitim Komisyonu Genel Direktörü Liesbet Steer ise konuyla ilgili açıklamasında şunları söyledi: “Gençlerin başarılı olmaları ve salgının neden olduğu öğrenme kayıplarını telafi etmeleri, ancak onları bütünsel olarak desteklememizle mümkün olabilir. Bununla birlikte ölçmediğimiz şeyi düzeltemeyiz. Çocukların ve gençlerin ihtiyaç duydukları becerileri geliştirme sürecinde hangi noktada olduklarını bilmemiz ve ilerlemelerini izlememiz gerekiyor. Eğitim Komisyonu, UNICEF ve ortakları, ilerlemenin izlenmesine yardımcı olmak ve gençlik becerilerinin kazanılması konusunda farkındalığı arttırmak amacıyla çalışmalar yürütüyor. Bu çalışmalar arasında Dünya Beceri Saati’nin başlatılması da var. Bu sayede kritik veri boşluklarını gidermeye çalışacağız. Böylece, bu nesli geleceğe özgü beceriler geliştirmeleri için desteklemeye yönelik hedeflerimizde ilerleme kaydedebiliriz.”
77 ülkeden edinilen veriler, 3-5 yaş arasındaki çocukların dörtte üçünden azının, dört alandan (okuryazarlık-matematik becerileri, fiziksel, sosyal-duygusal beceriler ve öğrenme) en az üçünde gelişimsel olarak doğru yolda olduğunu gösteriyor. Düşük ve orta gelirli ülkelerde yaklaşık 10 yaşındaki çocukların çoğu basit bir metni okuyup anlayamıyor. Rapor, bu temel becerilerin daha fazla öğrenme ve beceri gelişiminin yapı taşları olduğunu belirtiyor.
Çocukların gelişmesi için esas olan bazı beceriler vardır. Bunlar arasında temel okuryazarlık ve matematik becerisi; yaşam becerileri ve sosyo-duygusal beceriler gibi aktarılabilir beceriler; kişilerin teknoloji kullanmasını ve anlamasını sağlayan dijital beceriler; işgücüne geçişi destekleyen işe özel beceriler ve girişimcilik becerileri vardır. Bu beceriler, toplumların ve ekonomilerin gelişimi için de kritik öneme sahiptir.
UNICEF ve Eğitim Komisyonu, şu konularda hükümetlere çağrıda bulunuyor: her çocuğa nitelikli eğitim sunma ve onları okulu bırakma riski altında bırakan engelleri kaldırma; öğrenme seviyelerini değerlendirerek çocukların ilerlemesini hızlandırmak için kişiye özel telafi dersleri sunma; hayat boyu öğrenme için güçlü bir temel oluşturmak amacıyla temel becerilere öncelik verme; bütünsel destek ile psikososyal sağlık ve iyilik halini destekleme. Rapor, tüm yaş gruplarından çocukların ve gençlerin beceri eksikliklerine ilişkin daha kapsamlı verilere duyulan ihtiyacı da ortaya koyuyor.