Dünyadaki çocukların dörtte biri ‘görünmez’

UNICEF | her çocuk için

UNICEF: Doğum kayıtlarında önemli bir artış olmasına rağmen dünyadaki çocukların dörtte biri hala ‘görünmez’ durumda

Kayda geçirilen doğumların oranı geçtiğimiz on yıl içinde hemen hemen yüzde 20 artmıştır; ne var ki beş yaşından küçük 166 milyon çocuk henüz resmen kayda geçirilmemiştir.

NEW YORK, 11 Aralık 2019 –  Kuruluşunun 73. yılında UNICEF tarafından bugün açıklanan yeni bir rapora göre doğumda resmen kayda geçirilen çocuk sayısı tüm dünyada önemli ölçüde artmakla birlikte beş yaşından küçük 166 milyon çocuk, başka bir deyişle her 4 çocuktan biri hala kayıtsız durumdadır.

2030’a Kadar Her Çocuk için Nüfus Kaydı: Yol alıyor muyuz? Başlığını taşıyan ve 174 ülkenin verilerini analiz eden rapor, tüm dünyada beş yaşından küçük olup nüfus kaydı bulunan çocuk oranının 10 yıl öncesine göre yaklaşık yüzde 20 artarak yüzde 63’ten yüzde 75’e çıktığını göstermektedir.

UNICEF Genel Direktörü Henrietta Fore:  “Uzun bir mesafe aldık, ancak çok sayıda çocuk hala boşluklarda kaybolmakta, sayılmadan ve hesaba katılmadan yaşamaktadır. Doğumda nüfusa kaydedilmeyen çocuk görünmez durumdadır; hükümetin ya da hukukun gözünde böyle bir çocuk yoktur. Kimlik belgesi olmayan çocuklar çoğu kez eğitim, sağlık ve diğer önemli hizmetlerden yoksun, sömürü ve istismar gibi olumsuzluklara açık kalmaktadır.”

©UNICEF/UNI230841/Shrestha

Bu alanda küresel ölçekte sağlanan ilerlemenin itici gücünü başta Bangladeş, Hindistan ve Nepal olmak üzere Güney Asya’da gerçekleştirilen büyük hamleler oluşturmuştur. Hindistan’da nüfusa kayıtlı çocuk oranı 2005-2006’da yüzde 41 iken 2015-2016’da yüzde 80’e çıkmıştır. Geçtiğimiz yıllarda UNICEF, Hükümet ile birlikte yürüttüğü çalışmalarda kayıt merkezlerine erişimi artırarak ve kolaylaştırarak, resmi görevlileri ve toplum çalışanlarını eğiterek ve özellikle en güç durumdaki topluluklara yönelik olarak farkındalık geliştirme programlarını yaygınlaştırarak doğum kaydının tüm eyaletlerde yaygınlaşması için çaba göstermiştir.

Buna karşılık Sahra Güneyi Afrika ülkelerinin çoğunluğu bu açıdan dünyanın gerisinde kalmaktadır. Dünyada kayıt oranlarının en düşük olduğu ülkeler bu bölgededir: Etiyopya (yüzde 3), Zambiya (yüzde 11 *) ve Çad (yüzde 12).

Raporda belirtildiğine göre her 3 ülkeden yaklaşık birinde (bu dünyada beş yaşından küçük toplam çocuk sayısının yaklaşık üçte biri anlamına gelmektedir), 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerinde belirtildiği gibi doğum kaydı dâhil her çocuğa yasal kimlik sağlanması hedefine ulaşma açısından ilerlemenin ivedilikle hızlandırılması gerekmektedir.

Dünya ölçeğinde bakıldığında kaydın önündeki engeller arasında yeni doğan bir çocuğun kaydının nasıl yapılacağını bilmeme, kayıt ve doğum belgesi alma masraflarının fazla olması, gecikmiş kayıtlar için ceza ödenmesi ve en yakın kayıt merkezinin uzakta olması yer almaktadır. Örneğin yeni doğum yapan annelerin hep evde kalmaları gibi bazı topluluklarda geçerli geleneksel adetler ve uygulamalar da resmi doğum kaydının belirtilen zaman süresi içinde yapılmasını geciktirebilmekte ya da engelleyebilmektedir.

Çocuğun kaydı yapılmış olsa bile doğum belgesinin elde bulundurulması daha seyrek görülen bir durumdur. Tüm dünyada beş yaşından küçük 237 milyon çocuk, yani her 3 çocuktan aşağı yukarı biri yapılan kaydın bu resmi kanıtından yoksundur. 

UNICEF, 2030’a Kadar Her Çocuk için Nüfus Kaydı raporunda tüm çocukların korunmasına yönelik olarak beş eylem için çağrıda bulunmaktadır:

► Doğumun gerçekleşmesi üzerine her çocuk için bir belge çıkarılması.

► Tüm ebeveynlerin, cinsiyeti ne olursa olsun doğan çocuklarını kaydettirmelerinin sağlanması.

► Sağlık, sosyal koruma ve eğitim dâhil olmak üzere çocuğun hizmetlerden yararlanma hakkı için doğum kaydının diğer sistemlerle ilişkilendirilmesi.

► Doğum kaydını kolaylaştırmak üzere güvenli ve yenilikçi teknolojik çözümlere başvurulması.

► Toplulukların her çocuk için kayıt talebinde bulunmalarının sağlanması.

Fore sözlerini şöyle tamamladı: “Her çocuğun bir ada, yurttaşlığa ve hukuksal kimliğe hakkı vardır; dolayısıyla doğum kayıtlarındaki artış olumlu bir gelişmedir. Ancak, çocukların bu haklarının 30’uncu yılına gelmişken, Çocuk Haklarına dair Sözleşme’nin de öngördüğü gibi her çocuk kayda geçmeden durmamamız, yola devam etmemiz gerekir.”

###

Editörlere Notlar:

Doğum kaydı, belirli bir ülkedeki yasal zorunluluklara uygun olarak doğumun gerçekleşmesinin ve özelliklerinin sivil bir makam tarafından kaydedilmesi anlamına gelir. Bu kayıt makam tarafından çıkarılan önemli bir belge olarak kimlik belgesi çocuğun doğmuş olduğunu teyit eder. Doğum kayıtlarından alınan resmi bir belge olarak doğumun kayda geçirilmiş olduğunu gösterir; bu özelliğiyle özellikle çocuklar söz konusu olduğunda bu belge yasal kimliğin ilk ve çoğu durumda tek kanıtıdır.

UNICEF’in küresel veri tabanlarında 174 ülke için doğum kayıt tahminleri bulunmaktadır. Bunların büyük bölümü Çok Göstergeli Kümelem Araştırmaları (ÇGKA) ve Demografi ve Sağlık Araştırmaları  (DSA) gibi ülkeyi temsil eden hane halkı araştırmalarından elde edilmiştir. Küresel veri tabanında yer alan diğer kaynaklar ise sivil kayıt sistemlerinde yer alan ülke ölçeğindeki araştırmalar, sayımlar ve hayati istatistiklerdir.

*Eldeki en son veriler 2013-2014 yıllarına aittir (DSA). Güncellenmiş verilerin 2020 yılı başlarında yayınlanması beklenmektedir.

İrtibat kişileri:

Sema Hosta, Chief of Communication, UNICEF Türkiye, +90 533 622 8346, [email protected]

Helen Wylie, UNICEF New York, +1 917 265 4516, [email protected]